Aşk kapıyı çalmaz
Direkt içeri dalar.
Sormaz öyle vara yoğa
Adamın ciğerine sarar.
Kovmayla gitmez öyle
emirden ricadan anlamaz.
Ne demir parmaklıklar
nede ölüm korkutur gözünü öyle
kapkara gözleri falanda yok
hepsi fasa fiso
bebek gibi, boncuk gibi
masumca bakar adama
sinsice sızar adamın kalbine
yaralar kımıldayamayan yüreğini
Ne kıza bilirsin ona
nede nefret edebilirsin,
bağlar adamın elini,belini
vede dilini, bi çağre
isyan etmek geçer içinden
bazende edersin isyan
vurursun kafanı taşa toprağa
geçmez...
yine bırakmaz yakanı,
saklanmıştır bir kere içine
parçalar durur bağrını
ama gelmez işte elden birşey
parmaklıksız bir mapus gibi
otur insana,taşsız bir mezarı andırır
saplandırıp bir bataklığa
çırpındıkça dibine batırıp
kaybedip boğar adamı,
Aşk kapı Falan tanımaz.
Hamza Küpcüoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder