alıştım karanlık odamın kırık dökük duvarlarına kasvetli ve soğuk havasına
gözlerimi dikip sonsuz boşluğa
elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibi içli içli ağlamaya
alıştım...
alıştı kulaklarım hasret türküleri dinlemeye
kalemim mahzun şiirlerle titremeye
bakışlarım yokluğunu yoklamaya alıştı....
alıştım uykusuzluğa,mutsuzluğa,umutsuzluğa
dalıp dalıp uzaklara kabuslarla uyanmaya
başımı alıp avuçlarımın arasına yanıp yanıp tutuşmaya
alıştım....
alıştı gecelerim kan ter içinde uyanmama
dudaklarım tuzlu gözyaşlarıyla ıslanmaya
parmaklarım saçlarının yokluğuna alıştı.....
alıştım lanetli bir çiçek gibi her mevsim solmaya
bitmez tükenmez acılarla dolup dolup taşmaya
fırtınanın kollarında daldan dala savrulmaya
intiharın eşiğinde yaşamaya alıştım...
alıştı ıssızlığa donuk bakışlarım
yaralıyor beni yokluğunda kalp atışlarım
ne yapsamda silinmiyor gözlerimden gözlerin
gözlerimde büyümene alıştım...
alıştım dokunduğum her şeyde seni bulmaya
gecenin karanlığıyla bir başıma ağlamaya
yüzlerce kez ölüp binlerce kez dirilmeye alıştım...
ASİMAVİKEMAL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder